Haber Ara

10 Mart 2009 Salı

YEDİTEPE AK PARTİ 1. SIRA ENCÜMENİ H. ABİT ALKAÇ

Çok Değerli Yeditepe Halkı; öncelikle hepinize selamlarımı iletir, işlerinizde başarılar, sağlık ve afiyetler dilerim. Bilindiği gibi Beldemizde bazı insanlar tarafından siyasetin temeli kin ve nefret üzerine bina edilmeye çalışılmaktadır. 'Filanca kişi vakyiyle senin ağacını kesmişti, filan kişi senin dedeni vurmuştu, filanca kişi 70 yıl önce deden muhtar adayıyken size oy vermemişti, filanca kişi tarlanızı zorla elinizden almıştı, filan kişi ile aranızda "takım" davası var' gibi akla hayale gelmeyecek yalan ve bahanelerle siz kıymetli halkımızın kafası karıştırılmaya çalışılıyor. Allah aşkına, yetmiş yıl önce birinin yaptığı suç olsa bile torunu neden suçlu olsun ki? Hangi kanunda var böyle bir şey. İnsanlar her yalanı mubah sayıyorlar ama unutulmasın ki ahirette bunun hesabı da var. Tüm bu karalama ve iftiraları atanların ezan okununca camiye koşmaları da daha bir garip. Eğer kıldığımız namaz bizi kötülükten arındırmıyorsa, bunu yapmaktan sakındırmıyorsa, bu kılınanın namaz olduğunu kim iddia edebilir ki? Ayet-i kerimede "inne-s salate tenha ani-l fahşai ve-l münker" yani "namaz insanı kötülükten muhakkak sakındırır" buyurmaktadır. Ezan okununca camiye koşarcasına giden bu insanların iftira ve karalama yolunu seçmeleri, bu kıldıkları namazlarından hiç istifade edemediklerini göstermektedir. Kıldıkları namazlar kendilerini düzeltmiyorsa eğer neden kendilerini boşu boşuna yorarlar anlamak da mümkün değil. Bilsinler ki, yine Kur'an'ın ifadesiyle yapmış oldukları bu gıybet neticesinde din kardeşlerinin etini çiğnemeye devam etmektedirler. Halen; 'bizlerin dediği olsun, herkes bizden dinlesin, biz her şeyi iyi biliriz' diyerek, yanlış yapma ihtimali Allah tarafından düzeltilen Peygamber Efendimizin bile yapmış olduğu istişare etme işini bir kenara bırakarak, 'ben her şeyi iyi bilirim' havasında kendilerinden başka herkesin fikir ve düşüncelerini hiçe sayanlar, Yeditepe Belediyesi'ne devletimizin yardımı olmadan çalışan işçilerin maaşlarını ödemekte bile zorlanılacağını, temel hizmetlerin bile aksayacağını, 4000'lere kadar çıkmış belde nüfusunun 1400'lere düşürülmesiyle belediyemizin kapanıp köy halini alma tehlikesinin bulunduğunu adları gibi bilmelerine rağmen hala sanki bunları yaşatanlar başkalarıymış gibi gururlu bir şekilde ortalıkta dolaşmaları da akıl alacak cinsten değil. Ayaklarını yerden keserek topal ettikleri Yeditepe Belediyesi'ni koskoca bir şehir olan İskenderun Belediyesi'yle kıyaslamaya çalışarak temiz ruhlu ve saf olan belde halkımızı aldatmaya çalışıyorlar. Halbuki İskenderun Belediyesi'nin sayısız geliri bulunmakta ve hiç geliri olmayan Yeditepe'yle mukayese etmek oldukça saçma olmaktadır. Kaybedenin halkımız ve beldemiz olduğunu da bilmelerine rağmen kin ve nefret tohumları ekmeye yıllardır devam etmektedirler. Oysa dünya ahiretin tarlası ve herkes orada, burada ektiğini biçeceğine göre bu ektikleri tohumları öbür aleme giderken nasıl taşıyacaklar, bu insanlar kendilerini ne zaman hesaba çekecekler ve bu çok ağır vebalden nasıl kurtulacaklar aceba? Bilmezler mi mevki ve makamların, menfaatlerin, 'sadece bizden söz dinlensin, başkaları bilmezler, bizler biliriz' demenin geçici bir dünya hevesi olduğunu? Kime kaldıki bu dünya? Sultan Süleyman'a bile kalmadı. Karun, hazinelerinin sefasını süremedi. Gelin! Kararan kalplerimize bir dur diyelim. Bir olalım, iri olalım, diri olalım. İnatlık etmeden, doğruda birleşelim. Beldemizde iş ve aş bekleyen insanları düşünerek geçmişin yanlışlarına takılıp kalmadan geleceğe bakarak Ak Parti'nin milletimize sunmuş olduğu hizmetlere, huzura, barışa, kardeşliğe ve yoksulluğa karşı açılan mücadeleye katılalım. Dosta güven, düşmana dik durarak korku salan, Osmanlı Ruhu'nu canlandıran, ezilen, sömürülen dünya milletlerinin umudu olan Sayın Başbakanımıza ve Ak Parti Hükümeti'ne hiç birşey yapamıyorsak bari oylarımızla destek olalım. Muhalefet, adı üzerinde bol keseden atar. İşin başına gelince ülkeyi idare etmekten aciz kalırlar. Yıllarca ülkemizde bu şekilde olmuştur. Hükümet olunca ya kaçarcasına giderler yada halkımızın tokadını yiyerek ağızlarının payını alırlar. Sonra yine başlarlar eski hikayelerine ve bol keseden atmaya. Bu arada olanda yine ülkemize ve değerli halkımıza olur. Hem de kendilerinin rahatı için, yani bir hiç uğruna. yeditepeimaj aracılığıyla çok değerli halkımıza bu gerçekleri hatırlatmak istedim. Bu vesileyle tüm halkımızın işlerinde başarı, sağlık ve mutluluklar dilerim. Saygılarımla... (H. Abit ALKAÇ)

Hiç yorum yok: